Pazartesi, Mayıs 30, 2011

Haybeden Gerçeküstü Lakırtılar #28


* "Olgunlaşmamış insanın özelliği, bir dava uğruna soylu bir biçimde ölmek istemesidir, olgun insanın özelliği ise, bir dava uğrunda gösterişsiz bir biçimde yaşamak istemesidir." Jerome David Salinger

* Kim söylemiş bilmiyorum ama hoşuma gitti. "Kadınlar için en basit estetik operasyon: güneş gözlüğü."

* Alman hesabı: Almanlar hesabı ödeyince biz de ödemiş sayıldık.

* Milletçe komplo teorilerine yeryüzünde en çok inanan tayfalardan olduğumuz kesin. Bir de ne olursa olsun kendi doğrularımızda direttiğimiz de... Misal geçenlerde gerçekleşen iki transfere dair bunu değerlendirmek mümkün. Selçuk İnan'ın Galatasaray'la anlaşması üzerine, oyuncunun Galatasaray'dan alacağı yıllık maaş konusunda tatmin olmayan bir kitle var. Daha doğrusu, bahsedilen ücretin gerçek olmadığına inananlar demek lazım. Benzer bir durum Emenike'nin Fenerbahçe'ye transferi hakkında da var. Fenerbahçe'nin bu transferi yeni görüştük/bitirdik açıklanmasından sonra "hadi canım sen de" diyen kişiler de oldu. Herkes kendi inandığının doğru olduğuna sıkı sıkıya bağlanmış durumda.

* Bir kişi bir takımı veya bir oyuncuyu sevmeyebilir ama bu sevgisizliğini gösterirken kullandığı cümleler mide bulandırmamalı. Şampiyonlar Ligi finali sonrası Ekşi Sözlük'te anti-Barça olduğunu tahmin ettiğim bir kişinin, Abidal'ın yakın zamanda geçirdiği rahatsızlık üzerine yaptığı iğrenç yorumu okudum. İnsan ne kadar düşebilir sorusunun cevabı olmuş. Troll de değil, başka bir şey bu yorum.

* Yeri gelmişken; Barcelona'yı Ayman'ın oynadığı bir Ziya Doğan takımına karşı izlesek bi de keşke.

* Taviz vermeyeceğim tek şey taviz vermektir.

* Telefonda konuşurken başıma sık gelen bir şey: Karşı tarafla aynı anda birkaç saniyeliğine sessiz kalmamız... Buradan ne çıkarmam gerek acaba? Karşı taraf "hadi kapat, işim gücüm var" mı demek istiyor? Yahut iki taraf da karşıdakinin muhabbeti devam ettirmesini mi bekliyor? Veya ben telefonda konuşamayanlardan mıyım? Çıkamadım işin içinden.

* İpek Soroğlu'nun Twitter'a teşrif etmesi üzerine blog aleminin en meşhur yorumcusu Varol Bey'in görüşü ne olacak merakla bekliyorum.

* Uykuya geçme evresinde bazen yatakta birden düşüyormuş gibi olursun ya, hani ayağın kaymış da bir yerden düşer gibi olursun falan... Neden olur bu? Bir dakika! Bu sadece bana mı oluyor yoksa?

* Çay mı kahve mi? Tabii ki çay.

* İstiklal Marşı'na "Korkma Sönmez" denmesini garip bulan sadece ben miyim acep?

* Bu sene İlkbahar hiç yaşanmadı farz edelim. "Türkiye dört mevsimi yaşar" cümlesinin patladığı bir yıl oldu sanki.

* Çocukluğumun kahramanı Rıdvan Dilmen'di, ondan sonra gelen isim Aykut Kocaman. Hep başarılı ol Aykut Kocaman. O güzel soyisim nasıl da hoş denk gelmiş öyle öte yandan.

* "Sıkı can iyidir" veya "sıkkın can iyidir" diye bir geyik var ya, hay ben onu çıkaran kişiyi...

* "Matematik matematikçiler için yazılır." Nicolaus Copernicus

7 comments:

burakcelik dedi ki...

Heheh Aymanlı Ziya Dogan iyiydi :)

İngilizlerin Messi'yiyagmurlu bi havada Stoke City ye karşı görme istegi vardı o aklıma geldi bunu duyunca :)

Gorki dedi ki...

Yalnız değilsin.. Uykudayken ben de düşüyorum bazen.. Ve garip bir şekilde seviyorum o anı yaşamayı..:)

Bu arada Trabzonsporluyum; ama paranoyakça yaklaşımların hiçbirini bu güzel oyuna yakıştıramıyorum.. Ve şampiyonluğunuzu kutluyorum..

haute_couture dedi ki...

peki bu harika fotoğrafın yüksek çözünürlüğü olanı bulma şansımız? :)

ygtylmz dedi ki...

Her gün yaz yaz yaz yaz yaz yaz. Üniversite hayatın boyunca yazdığın kişisel konular efsaneydi. Bir de Kocaeli olunca daha da güzel oluyordu. Aktif olmanı emrediyorum - abartmayım rica ediyorum - :)

Ortega dedi ki...

Eyvallah. :)

@ haute_couture,

Hocam ben Facebook'ta gördüm. Var mıdır bilmem. Fotoğrafın sahibini de bulamadım zaten. Bulsam altına yazacaktım. :)

pamuk dedi ki...

çok eski çağlarda insanlar yırtıcı hayvanlara yem olmamak için geceleri ağaçların üzerinde uyurlarmış. Uykuya daldıkları sırada denge kaybından dolayı bazen düşer bazen de son anda toparlayıp düşmekten yırtarlarmış. Bu içgüdü genetiğimize yani dna larımıza işlediğinden binlerce yıl sonra bile uyurken o düşme hissini yaşarız. Paranoya etme, yalnız değilsin.

varol döken dedi ki...

ilk tiviti ben geldim olan ipek'ten bana hayır gelmez:) hayır mesela here i come sevgi falan yazsaydı da bağrıma bassaydım. zaten bütün sene oynamayan biri ile imza yenileyip oskromovic'i göndermekten dolayı da içerlikliyim kendisine. tivittırdan yazarsan tavşan dağa küsmüş dersin ortega:)