Pazartesi, Mayıs 31, 2010

Blog Söyleşileri #4: Şadan Erturgay


Geçtiğimiz günlerde Grup CK'nın sitesinde Fenerbahçe tribünlerinin sevilen ve önemli simalarından Şadan Ağabeyle bir söyleşi gerçekleştirmiştim. Söyleşiyi blogda da paylaşalım, daha çok kişi okusun istedim. Buyrun...

***

Yaşam biter Fenerbahçelilik asla bitmez!


Sizi tanımayanlar için kim olduğunuzu, Fenerbahçe ve tribün sevginizin nereden geldiğini anlatmanızı isteyelim önce.

1958 Feriköy doğumluyum. 1967 senesinde ilk kez rahmetli eniştemle tribün sevgisi başlamış oldu.1974 yılında tribün oluşumu içerisinde bulundum. 1978-1980 yıllarında Büyük Alper'in Aksaray’daki evinde 32 kişi ile Fenerbahçe tribün ateşini yaktık. O zamanlar sokağı çıkma yasağı olduğundan dolayı sabah 5'te İnönü stadında mücadelemiz başladı ve yıllarca sürdü. 1985'li yıllarda Efsane Bakırköy grubunu kurdum. Bu grubun içinden tribün lideri olan kardeşlerim çıktı.Hepsiyle gurur duyuyorum.

İlk gittiğiniz Fenerbahçe maçı hangisiydi?

1967 yılında yanlış hatırlamıyorsam. Fenerbahçe-Vefa maçıydı.



Bir zamanlar “halkın takımı” olarak zikredilen Fenerbahçe için bugün aynı şeyleri söylemek mümkün mü?

Bence mümkün. çünkü Fenerbahçe'nin halkın sevgisini kazanmasının sebeplerinden biri de ülkemizi işgal eden emperyalist güçlere karşı oynadığı maçlardaki galibiyetleri ve cepheye kulübümüz tarafından yapılan yardımlar halk tarafından sevilmesine vesile olmuştur.Bizler de Ata’mızdan aldığımız bu emaneti haklın takımı olaraktan devam ettiriyoruz.

Tribünlerle ilgili bir soru sorayım. Geçmiş dönemdeki anlayış ile şimdiki arasındaki fark nedir? Yıllarını tribüne vermiş ağabeylerin bugün tribüne ve tribün kültürüne sahip çıkmaları gerekirken, birçok ismin aksine tribünden uzaklaşmasının sebebi nedir?

Geçmiş dönemdeki anlayış ile şimdiki arasındaki fark sevgi bağının eksik olması. Siz de belki hatırlarsınız. O zamanlar sizler çok genç yaştaydınız. İnönü’de kimseyi dışarıda bırakmazdım. Tribünlerde şapkaları çıkartıp para toplatırdım ki dışarıdaki kardeşlerim içeri girsin diye. Ve herkes seve seve verirdi. Şimdi ise anlayış çok değişti. Tribünden uzaklaşılmasının sebebini iste ekonomik şartlara bağlıyorum.



Birkaç yıldır Fenerbahçe tribünlerinde ilginç olaylar yaşanıyor. Bunlar hakkında ne düşünüyorsunuz?

Bence bu olayların yaşanmasındaki en büyük sebep taraftar gruplarının fazla olması ve birbirleri ile tam olarak diyalog kuramamaları.

Aziz Yıldırım nasıl bir başkan?

Daha ayrıntı için Facebook sayfamda notlar bölümünde Aziz Yıldırım'a ve taraftara hitaben yazmış olduğum çağrı notumu okursanız düşüncelerimi anlamış olursunuz.

Efsane Maraton denince aklınıza neler geliyor?

Efsane Maraton denilince bizim zamanımız ve bizden sonraki bir dönem geliyor. nşallah yine eskisi gibi olur.

Fenerbahçe ve diğer tribünlerinden unutamadığınız simalar kimdir?

Galatasaray tribününden Mehmet Abi ( Bizim amigo Yaşar abinin kardeşi.). Beşiktaş tribününden Şeref. Bizim tribünden ise hiçbir abimi ve kardeşimi unutamıyorum.Unutmak mümkün değil.

Sizi tribünle alakalı en çok üzen olay nedir?

Taraftarlarımızın birçok gruba ayrılarak parçalanması. Bence grupların birleşerek eskisi gibi tek ses olması lazım.


Tribün kültürü adına bugün olumlu bulduğunuz, geçmişe kıyasla daha iyi dediğiniz şeyler var mı?

Tribün kültürü olaraktan eskisi gibi olunmasını isterim. Yalnız teknoloji imkanların daha fazla olması ve bu imkanlardan olumlu yönde yararlanılması tribün kültürü açısından olumlu buluyorum.

Günümüzde birbirine düşman tribünler olduğu gibi, araları çok iyi olan tribünler de var. önceki yıllarda durum nasıldı?

Bizim zamanımızda Fener'in Fener’den başka dostu yoktu. Biz hepsini aynı kefeye koyardık.

En sevdiğiniz tezahürat hangisi? Fenerbahçe tribünlerinin tezahüratlarını genel olarak nasıl buluyorsunuz?

Döndük sahaya doğruyu.. Milyonlarca ... Tezahüratlarından hepsi birbirinden güzel :)



Fenerbahçe-Galatasaray maçı futbol derbisidir. Fenerbahçe-Beşiktaş maçı ise tribün derbisidir derler. Bu yoruma katılıyor musunuz?

Ben buna katılmıyorum. Bizim için tribün derbisi yoktur. Fenerbahçe tribünü tektir.

Geçmişte yaşanan olaylı Eskişehir deplasmanı dendiğinizde aklınıza ne geliyor?

Olmaması gereken olaylar yaşandı. Biz Bozuyök'e geldiğimizde emniyeti uyardık. önümüze bir ekip arabası verdiler öyle stada gittik. Daha sonra olaylar başladı.İnşallah öyle olaylar bir daha yaşanmaz.

Biraz da futbol soralım. Endüstriyel futbol diye bir kavram çıktı. Bu konudaki düşünceniz nedir? Genel itibariyle, eski günleri özleyen nostalji sevdalılarına “geçti o günler” diyenler haklı mı?

Endüstriyel futbolla beraber taraftar profili de değişti. Seyirci oldular. Takım yenmiş yenilmiş umursamaz oldular. Oysaki geçmiş yıllarda bizim tribünlerimiz öyle miydi? Eskiyi bizler de sizler de çok arıyoruz..

Fenerbahçe tarihinin en kötü transferi sizce hangisi?

Bence kötülerden çok yanlış transferler yapıldı. Maldonado gibi.


Unutamadığınız Fenerbahçe kadrosu hangisi? Sebebi nedir?

1974-1975 sezonunun şampiyonluk kadrosu. çünkü o sezon Fenerbahçe'nin yaptığı maçların gazeteden çıkan resimleri deftere yorumlarıyla beraber yapıştırarak bir arşiv oluşturdum. 5 defter olarak hala bende duruyor.Belki kulüp müzesine hediye edeceğim. O yüzden sezonu unutamıyorum.

2000’li yılların başlamasıyla Türk futbolu geçmiş yıllara kıyasla gerek kulüp gerekse de Milli Takım bazında oldukça başarılı işlere imza attı. Sizce bu gelişimdeki en büyük sebep nedir?

O dönem kulüpler iyi bir jenerasyon yakaladılar. Bu jenerasyon da milli takıma yansıdı.

Sorularımıza vakit ayırıp cevaplandırdığın için çok teşekkür ederim. Sizin gibi yıllarını tribüne vermiş ağabeyleri tanımak, böyle blog söyleşileri yapmak benim gibiler için büyük keyif…Tekrardan teşekkürler. .

Grup CK'da kardeşlerim... ben de size çok teşekkür ederim. Fenerbahçe tribünlerine 36 senesini vermiş bir tribün lideri olaraktan tribüne sizin gibi değerli kardeşlerimi kazandıran bir abi olaraktan ben teşekkür ederim. İnşallah grubunuz daha güzel şeylere imza atar. Benim bir sözümle söyleyişi bitirelim.

"Yaşam biter FENERBAHÇELİLİK asla bitmez.."

Sevgiler
Şadan Abiniz...

2 comments:

Adsız dedi ki...

büyüksün ya ,abimize hürmetler ve en derin saygılar sunuyorum ...

scugnizzi dedi ki...

tanımıyordum ben kendisini, gayet güzel bir röportaj olmuş tebrikler..