Salı, Aralık 15, 2009

Yaşlı Medya Genç İsimlere Savaş Mı Açtı?


Fenerbahçe - Kasımpaşa maçında Alex'e uygulanan markajı çağdışı bulan Kaan Koç'un yazısı üzerine mesleğe yıllarına vermiş Atilla Gökçe bir eleştiri yazısı yazdı. "Vayy Koç'um" başlıklı yazısında Kaan Koç'a vermiş veriştirmişti. Yazıda Kaan Koç'un soyadından dolayı "Koçum" lafzı tabii hep havalarda uçuşuyordu.

Daha sonra Kaan Koç da Atilla Gökçe'nin eleştirisi üzerine bir yazı yazdı. O yazısının bir köşesinde ise Küçük İskender'den bir alıntı yapmış;

"Yaşlı şairler unutmasın: Tabutlarını romatizma ağrıları çeken prostatlı kuşakdaşları değil‚ genç şairler taşıyacaklar. İki amaçla: Hem düşürmemeye özen göstereceklerdir‚ hem de bir an önce gömme telaşında olacaklardır".

Olay tabii bu dizilerle birden yaşlı medya vs. genç medya meselesine dönüştü. Bir taraf "siz kimsiniz, daha dün şöylediniz, bugün böylesiniz" diye ağır biçimde diğerlerini eleştirmeye başladı. Bunların arasında Gürcan Bilgiç‚ Ahmet Çakır‚ Aybars Hünalp‚ Uğur Meleke‚ Mehmet Ayan gibi isimler var. Komik olan ise bu kişilerin Kaan Koç'un yazılarını eleştirirken yazdıklarının bir linç girişimini andırması. Bu memlekette gördüğüm en komik olaylardan biridir bu. Yıllardır da değişmez. Hem diyorsunuz ki Kaan Koç ayıp etmiştir, saygısızlık yapmıştır. Hem de adamı linç etmeye kalkıyorsunuz. Bu ne perhiz derler adama... Hele Ahmet Çakır'ın, "Herhangi bir nedenle Küçük İskender'i referans göstermek yanlış anlamalara yol açabilir Koçum, dikkatli ol!", cümlesine bakınız. Neyi ima ediyor acaba? Bravo, çok zekisiniz kuzum!


Keza Uğur Meleke gibi böyle arabesk işlere girişmeyecek kadar soğukkanlı bulduğumuz bir ismin bile gaza gelmesi ve bu olayda elini yüzünü savaş boyalarına bularmışcasına Atilla Gökçe'nin safına geçmesi de ilginç. Vefa iyidir güzeldir de, olaya böyle arabesk minvalde yaklaşmak bugüne dek çizdiği soğukkanlı figüre yakışmadı hiç.



Kaan Koç'un kalemini beğenmiyor olabilirsiniz. Yazdığının haddini aşan cümleler olduğunu da iddia edebilirsiniz, ama verilen tepkide bir ayarsızlık olduğu kesin. Tepki veren eski isimler gençken öyle sessiz sakin mi takılıyorlardı? Hiç mi boylarını aşan laf etmediler? Her yaşın bir olgunluğa vardır tamam da, esas olgun olması gerekenlerin bir elde kalkan, bir elde hançer savaş nidaları atarmışcasına yazması ironik değil midir?

Bu olay ilk ortaya çıktığında herhangi bir tarafı desteklemiyordum ama eski isimlerin "linç kampanyasını" görünce, ister istemez genç isimlere fazla yüklenildiğini düşünüyorum. Ve en çok da her koşulda genç isimlere desteğimi veririm diyen Okay Karacan'ın bu hususa nasıl yaklaşacağını merak ediyorum. Bekleyelim görelim..

12 comments:

Hüseyin A. dedi ki...

Harika bir değerlendirme olmuş ellerine sağlık hocam.

Ali Rıza dedi ki...

ben de senin gibi düşünüyordum ilk önce. her ne kadar attila gökçe kendine yakışır bir davranış göstermese de, diğer arkadaşın tepkisinin biraz sert olduğunu düşünmüştüm. ama diğer isimlerin attila gökçe'yi büyükleri olarak korumaları normal. ancak bu tavır ve söylemlerle olayın üstüne gitmeleri ilginç.
hele ki Ahmet Çakır'ın ki çok sakil. daha önce söyledikleriyle tutarsızlık gösteren bir davranış ve söylem olmuş.
ama neticede filler ve çimen. filler depişiyor.

kutay dedi ki...

çok saçma bır ornek vereceğim ve öyle bir soru soracağım:

bir inter taraftarı ile bir milan taraftarı kavga ediyor.

sen ise roma tarfattarısın ve lazıoyu sevmıyorsun..

laziolu bır grup da bu olayda interlileri desteklıyor..

sen o nedenle; milanlı haklıymıs der mısın?

***

gürcan bilgiç'!in falan ne dediği önemli değil, karşındaki a.gökçe, boş adam değil, saygı duymak lazım..

ben de genç kuşağım sonuçta ama mesele bu değil..

kayser dedi ki...

atilla gökçe'nin yazısının sonunda şunlar yazıyor, bu ne tepeden bakma azmidir arkadaş. sen de ölmeyecek misin?

"Antifutbol değil!
Tamam mı Koç’um!"

varol döken dedi ki...

yaşlı kendine olan saygısını koçum diyerek en baştan kaybetmiştir ondan sonra atilla olsa kaç yazar büyük iskender olsa kaç yazar...

kendine saygısı olmayana da kimse saygı göstermez...

Kieran dedi ki...

bizler de genç kuşağız elbet ama bu bize atilla gökçe gibi birine saygısızlık yapma hakkını vermiyor.gürcan bilgiç,uğur meleke gibi isimlerin atilla gökçe'yi bu kadar hararetle savunmalarının ardında da bu yatıyor sanıyorum.

Sedat Arsin dedi ki...

eğer bir gazetede yazmaya başlamış birine, bir büyüğü "hoşgeldin evladım" demeden önce bütün türkiyenin önünde "tamam mı koçum" "vay koçum" deyip üstelik sadece alexe yapılan markajdan bahseden kaan koçun bu ifadesini "kaan koç adlı genç arkadaş bütün kasımpaşa anti futbol oynadı" diyor derse, afedersiniz ama kaan koç ona az bile söylemiş.
herkes elini vicdanına koysun, burada ezilip sindirilmeye çalışılan bir insan var. sektör mühim değil. "boynunu eğ, el etek öp, o büyüğündür, sana her türlü kahvehane ağzıyla konuşur, tüm türkiyenin önünde ezil" diyorlar. mesele budur. 2 seçenek kalır ya kabul eder bunu insan ya da cesurca, bütün tepkilerin geleceğini bile bile ironik bir cümle kullanır ve haddini bildirir.
tercih sizin.
takdir ya da eleştiri.

Arkhe dedi ki...

İş tatlıya bağlanmış;

http://ligtv.com.tr/Yazarlar.aspx?r=1&hid=65406

kutay dedi ki...

"kaan koç güzel yazıyor, beğenerek okuyorum"
bence ıyı bır hosgeldın cümlesidir.

Sedat Arsin dedi ki...

kim dedi kaan koç güzel yazıyor beğenerek okuyorum diye? attila gökçe öyle dedi sanıyorsanız yanılıyorsunuz. attila gökçe "gülemiyorum bile" dedi... ve kullandığı her cümle bu tür aşağılar cümlelerdi.

Santiago dedi ki...

Ulen Alex ne adammışsın köşe kadılarının kavgalarının bile fitili sensin :D

kutay dedi ki...

"Hürriyet Spor’da yeni bir arkadaş var : Kaan Koç. Belli ki futbolu çok seviyor. Satır aralarından entelektüel ışıklar veriyor zaman zaman... Yaptığı yorumlar, beni bazen güldürüyor, bazen düşündürüyor.
Bu genç arkadaşa kızamıyorum. Onu anlamaya çalışıyorum..."

atilla gökçe'nin yazısının giriş bölümü. isteyen internette arar bulur orjinal halini..