Perşembe, Ocak 10, 2008

Çocukluğa dair akılda kalanlar



Ayaktakiler: 1 Harald Toni Schumacher,10 Oğuz Çetin, 3 Şenol Ustaömer,9 Hasan Vezir,6 Turan Sofuoğlu,4 Nezihi Tosuncuk
Oturanlar:
5 Müjdat Yetkiner, 7 Hakan Tecimer, 2 İsmail Kartal, 11 Aykut Kocaman, 8 Rıdvan Dilmen

***

İnsan hayatında çocukluğuna dair nadir şeyleri hatırlar ve çoğu zaman bunları da yarım yamalak anımsadığını söyleyebiliriz. Belki eksik, belki de tamamen uydurma. 1984 doğumluyum, ve kendimi bildim bileli Fenerbahçeliyim.Bunda babamın payı büyük tabii. Manisa'da doğduğum için, çocukluk yıllarımda Fenerbahçe'yi daha çok İzmir'de izleme şansına sahiptim.

Aslına bakarsanız çoğu zaman babamdan duyduklarım ve tv.den izlediklerimle hatırlarım çocukluk yıllarımdaki Fenerbahçe'yi ama şöyle bir gerçek var ki, benim adıma Fenerbahçe tarihi 103 golle şampiyon olan süper takımla başlar. Belki şimdi bu satırları okuyan bazı kişilere bu garip gelebilir, 5 yaşında bir çocuk nasıl olur da bunları hatırlar gibi sorular da sorulabilir ama inanın bana Schumacher'den tut, Hasan Vezir'ine kadar hepsini hatırlıyorum. Schumacher sayesinde memleket kaleci görmüştü misal. Mahalle maçlarında o dönem kaleci bulmakta zorlanmazdık, herkesin derdi Schumacher olmaktı çünkü. Rıdvan'ı anlatmaya gerek yok, o müthişti zaten. İsminden dolayı Hasan Vezir'e sempati duyardım. Malum Hasan isminde pek topçu çıkmıyor memleketten. Tam sevdik adaşımızı derken, vezirliği bırakıp kendini rezil etti. Hasan Vezir adı, o zamanlardan beri Hasan Rezil diye kalmış aklımda. Müjdat'ın sahadaki kasaplığı komik gelirdi ama damardan Fenerliydi haa.. Oğuz'a "matmazel" derdi babam, malum teknik adam, fiziğe dayalı futbolu pek sevmezdi. Turan'ın sahada basmadık yer bırakmayışı, sanki 3 ciğerle oynuyormuş gibi oluşuna şaşardık. Aykut'un yere düştükten sonra, tek bir hareketle hiçbir yere dokunmadan kalkışına şahit olurduk. Futbolcu değil, adeta bir atlet tanımını ilk onun için duymuştum sanırım.

Neyse daha fazla yazmaya gerek yok. Yaşımız başımız belli ne de olsa. Bu blogta 80'li yıllarda futbol yazacak ehliyetimiz yok ama bu fotoğrafı görünce çocukluğum aklıma geldi, utanmasam ağlayacak moddayım şu an. Bu yüzden yazıyı fazla uzatmamak lazım. Arka plandan hangi stad olduğunu da anlamışsınızdır herhalde.

Not: Fotoğraf için Poyraz Anar'a teşekkürler..

2 comments:

Ömer dedi ki...

Ben de 4-5 yasindayken yasanan futbolsal olaylari hatirliyorum. Ne biliyim,cok kucukken oynanmis ve 2-0'dan 3-2 aldigimiz bir GS maci var aklimda.
Veya bugun sana bahsettigim 2-0 kazanarak sampiyon oldugumuz ve sahaya kartal cikarilan FB maci vs vs..

O zaman onem vermeseydik bunlara,bir sekilde unutulurdu bence.Ancak o zaman bile ilgimizi cekmis ki bazi olaylar,aklimizin bir kosesinde yer etmis. Eee,bu da takim aski iste. Aciklanmasi cogu zaman cok zor oluyor...

Efsane Maraton dedi ki...

ayni kadroyu hiç farkında olmadan dün akşam bloga bende koymuşum, galiba blog aleminde pişti olmak böyle bişey :)